Eminim ki kendi içsel yolculuğunu keşfeden herkes bu soruyu sık sık kendine sormuştur. Mutluluk bir an mı yoksa yolda olma hali miydi?
Kendi dinamiklerinizde nasıl tanımladınız mutluluğu?
Hiç şüphesiz mutluluk insanın dünyadaki temel arayışı olmuştur. Tarihteki tüm dinler, tüm öğretiler, nörobilim, psikoloji insanlığın mutlu olabilme haliyle ilgilenmiştir. Mutluluk, insanın özünde yatan en derin arayışlardan biridir. Yüzyıllar boyunca pek çok filozof, insanların mutluluğu nasıl elde edebileceğini anlamaya çalışmıştır. Onların felsefi ışıkları, bu gizemli kavramı daha iyi anlamamıza ve yaşamımızda derin bir anlam arayışına yönelmemize yardımcı olmaya devam etmektedir...
Antik Yunan felsefesinin büyük düşünürü Aristoteles, mutluluğu "eudaimonia" olarak adlandırır. Ona göre, mutluluk erdemli bir yaşam sürmekle elde edildiğini ‘İnsanın potansiyelini gerçekleştirmesi, erdemlerle donanması ve tam bir insan olması mutluluğun anahtarı olduğunu söylemiştir.
Epikür ise mutluluğun zevklerin peşinden koşmak olduğunu savunur. Ancak, onun anlayışı sadece geçici hazlar üzerine odaklanmak değildir. Epikür, anlamlı ve sürdürülebilir bir mutluluğun, içsel huzurun ve dostlukların birleşiminden doğduğunu öğretir. Mutluluk, hedonizmin ötesine geçerek, derin bir tatmin ve anlam arayışıyla gerçekleşir der.
Modern felsefenin babası Kant, mutluluğu özgürlük ve ahlaki değerlerin bir sonucu olarak görür. Ona göre, mutluluk, ahlaki eylemlerimizin bir sonucu değil, aksine ahlaki eylemlerimizin bir ödülüdür. İnsan iradesini özgürce kullanarak ahlaki değerlere bağlı kalmak, kendimizi gerçekleştirme ve içsel tatminin anahtarını sunar.
Psikoloji ise mutluluğu bilimsel bir perspektifle ele alır ve refahı artırmayı hedefler. Pozitif psikoloji, kişinin güçlü yanlarına odaklanma, anlamlı ilişkiler kurma, akış deneyimini yaşama ve kişisel amaca yönelme gibi unsurların mutluluğu artırabileceğini vurgular. Bu yaklaşım, mutluluğun anlık hazların ötesinde, içsel tatmin, anlam ve büyümeyle gerçekleştiğini gösterir.
Peki Osho ne söyledi mutlulukla ilgili?
Osho, mutluluğun insanın doğal bir hâli olduğunu savunur. Ona göre, mutluluk içimizde var olan, sürekli bir akış halindedir. Ancak, bu mutluluğu engelleyen, üzerine bir şeyler örten veya yok eden faktörlere sahip olabildiğimizi belirtti ve ekledi; gerçek mutluluk geçmişe veya geleceğe bağlı değildir. Mutluluk, şu anda ve burada yaşanan bir deneyimdir. Önemli olan, anın ve mevcut anın değerini fark etmek, ona tamamen dahil olmak ve içinde var olan mutluluğu hissetmektir.
Gerçek mutluluk, Osho'ya göre, kendimiz olmakla ilişkilidir. Kendi doğamızla uyum içinde yaşamak, iç huzurun ve mutluluğun kaynağıdır. Osho, her birimizin içsel gerçeği ve benliği keşfetmesi gerektiğini vurgular.
Mutluluk, sadece geçici bir duygu değil, aynı zamanda yaşamın anlamı ve içsel huzurdur. Her birimizin bu anlamı keşfetmek, değerlerimizi tanımlamak ve doğru olanı bulmak için kendi yolculuğumuzda ilerlememiz önemlidir.
Bu yolculuğumuzda felsefenin izlerini takip etmek, insanın içsel dünyasını keşfetmesine, değerlerini belirlemesine ve yaşamında derin bir anlam arayışına yönelmesine büyük ölçüde yardımcı olmaktadır.
.